TOPLUMUN TEMELİNDEKİ YANGIN

Aile toplumsal hayatın temel taşıdır. Toplum, bu taşların sağlamlığı oranında güçlü ve huzurlu olabilmektedir.

Günümüz şartlarında, sadece babanın çalışması ile yetinilmiyor, anne de çalışmak zorunda kalıyor. Böyle olunca evde konuşulması gerekenler, yeterince konuşulamıyor, ister istemez dışarıya taşıyor. İş hayatındaki problemlerle yüklü olan anne ve baba, kendi aralarında sağlıklı bir iletişim kuramadıkları gibi, çocuklarla da gerektiği kadar ilgilenilemiyorlar.

En küçüğünden en büyüğüne kadar evde konuşulan her mesele, bireyler arasındaki diyalogun oluşması için birer sebeptir. Aralarında diyalogu sağlayabilen bireylerin, birbirlerini daha iyi anlayabilecekleri ve hoş görebilecekleri iklim, kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Bu iklimde keder ve sevinçler daha içtenlikle paylaşılacaktır.

Halbuki bugünün stresli ortamında bocalayan bireyler, kendi derdine düşmüştür. Birbirlerinin duygularını anlamak, paylaşmak bir yana, olmayan problemler üretilir hale gelmiştir. Çoğu çocuklarımız aile meselelerinden uzaklaşmakta, anne ve babalarının duygularını göz ardı etmektedirler. Onları, istek ve ihtiyaçlarını karşılamak zorunda olan, adeta birer makine gibi görebilmektedirler.

Haklı olarak sevgi, saygı, şefkat ve sıcak ilgi bekleyen eşler, çocuklar, maalesef aksiyle karşılaşmak durumunda kalıyorlar. İnsanımızın psikolojisi bozuluyor. Gelenek ve görenekler nedeniyle, sonu gelmeyen istekleri karşılayamayan ekonomik sıkıntılar da, bardağı taşıran son damla oluyor.

Psikolojisi bozulan insanımız, kontrol altına alamadığı davranışlara yöneliyor. Baba, erkek olmanın avantajını kullanmak istiyor. Anne, eşinin sesini yükseltmesine sabır gösterebilecek durumda değilken, akla hayale gelmeyen çeşitli dayak türleriyle karşılaşıyor. Aşağılanıyor, hak etmediği hakarete maruz kalabiliyor.

İşte böyle bir ailenin dramı İzmir Bergama’dan, Isparta’ya kadar geliyor. Hedef Gazetesi imtiyaz sahibi sayın Bayram Çelik Beyi buluyor. Çünkü Bayram Çelik, aynı zamanda Parçalanmış Aileler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanıdır.

Bir bayan, çocukluğunun masum anılarıyla dolu olan Isparta’ya, yıllar sonra boynu bükük ve hüzün içerisinde dönüyor. Babası vefat ettikten sonra evlenen bayan, eşinin baskılarına boyun eğer ve biri özürlü üç çocuk sahibi olur. Fakat anlatılanlara göre baskıların, dayakların ardı arkası kesilmez. Sabrını tüketen bu dayakların neticesinde, iki çocuğunu alıp, Isparta’ya gelir. Ailesinin daha önce bir süre hizmetinde bulunduğu kişiye uğrar. Aradan hayli zaman geçmiştir. Hizmetinde bulunan ailenin bu küçük kızını, şimdiki haliyle tanıyamamıştır. Kendisinin yardımcı olamayacağını, mağazasının karşısında bulunan derneğin kendisiyle ilgilenebileceğini söyler.

Böylelikle derneğe müracaat eden bayanla tanışan Bayram Çelik Bey, hemen çözüm arayışına başlar. Isparta ve İzmir’de Sosyal Hizmetler kuruluşlarıyla irtibata geçer. Bu arada bayan, dernekte misafir edilerek, kalabileceği bir oda tahsis edilir.

Bayram Çelik Bey, bayanın eşini telefon konuşmalarıyla ikna etmeye çalışır ve başarır. Parçalanmış Aileler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği personeli, bir aile dramını mutlulukla neticelendirmenin haklı gururunu duymaktadır. Artık, son görevlerini gönül huzuruyla yerine getirmeleri gerekmektedir. Bayanı, eşine kavuşturacak otobüse bindirirler. Gönderdikleri otobüs ve hareket saati eşine bildirilir.

Bayan, yuvasına tekrar kavuşabilmenin mutluluğu içindedir. İki çocuğu ile boynu bükük olarak geldiği Isparta’dan mutlu bir şekilde ayrılır. Fakat, kendisine gösterilen ilgiden oldukça etkilenmiştir. Memnuniyetini, minnettarlığını ve övgülerini, bulabildiği küçük kağıtlarda kırmızı kalemle dile getirmiş, barındırıldığı dernek binasının odasına bırakmıştır. Yazılarında, eşinin kötü davranışları da belirtilmiştir. Kanatlı bir melek olarak nitelendirdiği ve babasına benzettiği Bayram Çelik Beye, sevgiyi, saygıyı kendisinden öğrendiğini belirterek, dualarda bulunmuştur. Kendi durumundaki diğer insanların da, kanatlı meleği olacağını bildiği Bayram amcasına kendince bir de şiir yazmıştır. Çocuğu olursa kendi adını vermesini istemiştir. Ayrıca dernek personelinden Ramazan Beye de teşekkür etmiştir. Ziyaret etmek istediklerinde her ikisine de kapısının her zaman açık olduğunu belirterek adresini ve eşinin telefonunu yazmıştır.

Ailenin tehdit altında olduğu herkesçe bilinir, etkili ve yetkili kişilerce doğru tespitler yapılır, teşhisler konulur. Aileyi dağılma ve parçalanma noktasına getiren, iç göç ve hızlı kentleşme gibi sebepler sayılır. Elbette tek sebep bunlar değildir. Bazı televizyon programlarında, basında ve internetteki müstehcenliklerin de aile kurumunu tahrip ettikleri ortaya konan tespitlerdir. Fakat, çözüm ya da tedavi konusunda atılan adım yoktur.

İşte böyle bir zamanda Bayram Çelik Bey kolları sıvamıştır. Çünkü toplumumuzun huzuru ve ayakta kalmasında aile kurumunun önemli olduğunu anlamıştır. Kurduğu dernek, sadece parçalanmış ailelerin sorunlarıyla ilgilenmekle kalmıyor, yaşlı ve hasta olan insanlara da hizmet vermeye çalışıyor. Bunların varlıklı olup olmadığına bakmadan, evlerinin temizliğinden tadilatına kadar her işlerine koşuyor.

Aileleri korumak, insanımıza değer vermek, bu vatanda yaşayan herkesin arzusundan öte, görevi olmalıdır. Toplumumuzun temelindeki bu yangına; bir kova ile de olsa, su dökme çabası gösterilmelidir.

Parçalanmış Aileler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneğinin bu olumlu faaliyetlerini kutlar, başarılar dilerim.

MSN: pekelailesi32@hotmail.com

(Hedef Gazetesi, 06 Ağustos 2008 Çarşamba – Tlf. 0536 676 45 75)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder